Herkesin bir hikayesi vardır!
Bizimkinde ise birçok bölüm, sayısız sürpriz gelişme ve sürekli yeni hikâyeler yaratma dürtüsü var.
Analog başladık—makasla kesip yapıştırarak montaj yaptık. Dijitale geçtik ve bir daha arkamıza bakmadık.Büyük markalarla da çalıştık, küçüklerle de. Yol boyunca sayısız dost biriktirdik.Disketlerden airdrop’a, Macintosh’tan Apple’a uzanan dönüşüme şahit olduk.


Adımlarımızı cetvelle ölçmedik. Bir şeyi sevdiğimizde, bodoslama daldık. Pikseller bizi hiç korkutmadı!Güldük de, ağladık da… Evet, birkaç Kristal Elma ile de taçlandık.
Fazla mesai yaptık, kafa patlattık, nice yaratıcı zihinler yetiştirdik. Uzun masalarda toplandık, bazen de terliklerle uzaktan toplantılara bağlandık.
Bazı şeyler hiç değişmedi: Mazoşist sabrımız, alkışa duyduğumuz narsist arzu, detaylara olan obsesif dikkatimiz… Ama en önemlisi: “İyi ki biz yaptık!” cümlesi hâlâ en gurur duyduğumuz sözümüz.
Ve bil bakalım ne oldu?
Bu hikâye daha bitmedi—aslında daha yeni başlıyor!
Son 30 yılda, hem küresel hem yerel olmak üzere farklı sektörlerden markalarla iş birliği yaptık ve yankı uyandıran, anlamlı ve unutulmaz işler ürettik.
Tabii ki bu
işi sadece ödüller için yapmıyoruz—ama biraz parıltının kimseye zararı olmaz!
Yolculuğumuz boyunca, yaratıcı tutkumuz ve sıkı çalışmamız sayısız prestijli ödülle onurlandırıldı. Kristal elma, Felis ve daha niceleri gururla raflarımızda yerini aldı ve bizi sınırlarımızı daha da zorlamaya motive etti.
Ama bizim için
en büyük ödül? Memnun bir müşteri ve gururla “İyi ki yapmışız!” diyebileceğimiz bir iş.

Haydi bir sonraki bölümü birlikte
yazalım!
Bir projen mi var, parlak bir fikir mi, yoksa sadece yaratıcılık hakkında sohbet etmek mi istiyorsun? Bize bir mesaj bırak—hikayeni duymak için sabırsızlanıyoruz!